Nevruz,
diğer Türk boylarında olduğu gibi, Uygur Türkleri arasında da tarihin çok eski
devirlerinden beri, yeni yılın ve tabiatın canlanmasının bir nişanesi olarak
kutlana gelen bir gündür. Uygurlar, esaret altında olduklarına bakmadan bugün
de Nevruz’a ait gelenekleri devam ettirmekte ve çeşitli etkinliklerle
kutlamaktadır. Bu adetlerden bazıları şunlardır:
"Nevruz Aşı"
Nevruz
Bayramı günü hazırlanan bir yemektir. Etkinlikler tamamlandıktan sonra
elbirliği ile hazırlanır. Buğday, mısır,
nohut, kurutulmuş erik, iğde, arpa gibi malzemelere et ya da un katılarak
pişirilir. herkese ikram edilir.
"Nevruz
Ziyareti"
Nevruz
bayramındaki önemli geleneklerden bir diğeri de sosyal dayanışmayla ilgilidir. Akrabalar,
eş dost ve hasta ziyaretleri yapılır, hatta mezarlıklara gidilerek dua okunur. Bunlara
"Nevruz Ziyareti" adı verilir.
Nevruz aynı zamanda dargınlıkların sona erdirildiği, aile büyükleri başta olmak
üzere herkese saygı ve sevginin ifade edilmesine vesile olan bir gündür.
Ayrıca, Nevruz’da tabiatın içine doğru geziler düzenlenir. Dağlara,
yeşilliklere atlarla ya da yaya olarak yapılan bu gezilerde çalgılar çalınır,
şarkılar terennüm edilir. Hep birlikte eğlenilir.
Nevruz oyunları
Nevruz’da
her yerde oyunlar oynanır. Bu etkinliklere her yaştan insan katılarak
hünerlerini sergiler. Çok çeşitli gösteriler sahnelenir. Öyle ki, Uygur
Türkleri arasında 50'den fazla Nevruz
gösterisi türü varlığını devam ettirmektedir. BU gösteriler ve Nevruz’a özgü
olarak da 70'den fazla "Nevruz Namesi" bulunmaktadır. Nevruz’da
ayrıca bir de hikaye günü düzenlenir ve toplanan kalabalığa, meddahlarca
Nevruziye destanları anlatılır.
Etkinlikler
21 Mart’tan sonra da yedi gün daha kadar devam eder.
Baharın
ve tabiatın uyanmasının güzelliklere vesile olması dileğiyle…